• Örgü tutkusuyla hayatı değişti: “Gençken bu fırsatları kaçırdığım için pişmanım”
  • Örgü tutkusuyla hayatı değişti: “Gençken bu fırsatları kaçırdığım için pişmanım”
  • Örgü tutkusuyla hayatı değişti: “Gençken bu fırsatları kaçırdığım için pişmanım”
  • Örgü tutkusuyla hayatı değişti: “Gençken bu fırsatları kaçırdığım için pişmanım”
  • Örgü tutkusuyla hayatı değişti: “Gençken bu fırsatları kaçırdığım için pişmanım”
  • Örgü tutkusuyla hayatı değişti: “Gençken bu fırsatları kaçırdığım için pişmanım”
  • Örgü tutkusuyla hayatı değişti: “Gençken bu fırsatları kaçırdığım için pişmanım”

    Ataşehir Belediyesi “Bizim Hikâyemiz” programına, bu hafta da hayatına dokunarak, güzelleştirdiği Nülüfer Güldal’ı konuk etti. Uzun yıllardır Ataşehir’de yaşayan Nülüfer Güldal’ın öyküsü herkese ilham oldu.



    Kayseri doğumlu 56 yaşındaki Nülüfer Güldal, uzun yıllarını İstanbul’un Ataşehir ilçesinde geçirdikten sonra pandemi döneminde yeni bir hayatın kapılarını araladı. Ev hanımı olarak zamanını değerlendirmek ve becerilerini geliştirmek isteyen Güldal, Ataşehir Belediyesi’ne bağlı Ataşehir Meslek Edindirme Merkezi’nde (ATAMEM) örgü kursuna katıldı ve hayatında önemli bir dönüm noktası yaşadı.



    ATAMEM ile hayata bakışı değişti

    Pandemi sürecinde evde geçirdiği zamanları verimli hale getirmek isteyen Güldal, ATAMEM’de önce dikiş kursuna kaydolmuş ancak daha sonra örgü kursuna yönlendirilmiş. Güldal, bu değişikliğin onun için bir şans olduğunu ve hemen kursa katılarak öğrenmeye başladığı örgü ve dantel sanatıyla büyük bir tutkusunu geliştirdiğini ifade ediyor. Özellikle kurs öğretmenleri Nuray Hanım ve Dila Hanım’ın sabrı ve özverisi sayesinde örgü öğrenmenin zorluklarını aşmayı başardığını belirtiyor.



    Hem maddi, hem manevi katkısı büyük

    Kirada yaşayan ve zaman zaman maddi zorluklarla karşılaşan Güldal, öğrendiği teknikleri evde uygulayarak hem kendi hobilerini değerlendiriyor, hem de ailesinin geçimine katkı sağlıyor. Üç çocuğunu okutan ve onlar için büyük fedakârlıklar yapan Güldal, gençlerin boş zamanlarını değerlendirme konusunda da önemli tavsiyelerde bulunmayı da ihmal etmiyor: "Evde oturmakla insanın eline hiçbir şey geçmiyor ki. Boş boş oturuyorsun, televizyon seyrediyorsun, telefonla oynuyorsun. Bunlar insana hiçbir şey katmıyor. Gelip kurslara katılsınlar, bir şeyler üretsinler, kendilerini geliştirsinler. Gerçekten çok pişmanım gençken bu fırsatları kaçırdığım için" diyerek gençlere sesleniyor.



    En güzel hediyeleri; el emeği ürünleri

    Özellikle pandemi sonrası yaşamlarını renklendirmek ve yeni beceriler kazanmak isteyen mahalle sakinlerine ilham veren Güldal, ördüğü örgü bebeklerle ve hediyelerle sevdiklerini mutlu etmenin keyfini yaşıyor. "Hediye vermek, bir şeyler üretmek beni çok mutlu ediyor. İnsanın el emeği göz nuruyla yaptığı bir şeyi sevdiklerine vermek gerçekten büyük bir mutluluk" sözleriyle duygularını ifade ediyor.



    Torunları için hazır oyuncaklar yerine sağlıklı, sürdürülebilir ve uzun yıllar hatıra olarak kalacak oyuncaklar hazırladığını söyleyen Nülüfer Güldal, torunlarına özel figürlü bebekler örerek, onlara hediye etmenin mutluğunun tarifsiz olduğunu vurguluyor. Nülüfer Güldal’ın öyküsü, pandemi sonrası hayatını renklendirmek ve kişisel gelişimine katkıda bulunmak isteyenler için ilham verici bir örnek teşkil ediyor. Kendi gibi birçok insanın benzer kurslara katılarak yaşamlarına yeni bir yön vermesini dileyen Güldal, bu merkezlerin hayatın sunduğu güzel hediyelerden olduğunu söyledi.




    Yorumlar

    Henüz yorum yapılmadı. İlk yorumu siz yapın!

    Yorum Yapın

    Twitter'da Bizi Takip Edin

    Hava Durumu

    Puan Durumu

    Gol Krallığı