Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Mehmet Dolanbay, jinekolojik kanserler arasında en çok rahim kanserinin görüldüğüne dikkat çekerek, "Erken tanı konulan hastalarda tedavi daha başarılı sonuçlar verdiği için hastaların rutin kontrollerini aksatmamaları gerekiyor" dedi.
Jinekolojik kanserler içerisinde en sık rahim kanserinin görüldüğünü söyleyen Acıbadem Kayseri Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Mehmet Dolanbay, "Jinekolojik kanserler, kadınlarda meme kanseri, akciğer kanseri ve kolon kanserinden sonra en sık gördüğümüz kanserlerdir. Bunlar içerisinde en sık rahim kanserini görüyoruz" dedi.
Eylül ayının Jinekolojik Kanserler Farkındalık Ayı olduğuna dikkat çeken Dr. Dolanbay, kadınların her yıl düzenli jinekolojik muayene yaptırmalarının, bu kanserlerin erken teşhisinde çok önemli olduğunu ve hayat kurtardığını söyledi.
"Rahim kanseri genellik menopoz sonrası görülüyor"
Rahim kanserinin genelde menopoz sonrası yaş grubunda ortaya çıktığını belirten Dr. Dolanbay, "Menopoz sonrası adetten kesilmiş hastalarda tekrar kanama oluyor ise bu bizim için çok önemli bir klinik durumdur. Kanaması olan kadınların mutlaka kadın doğum uzmanına başvurmaları gerekiyor. Rahim kanseri olup olmadığını anlamak için mutlaka kontrol ettirmesi gerekiyor. Çünkü erken tanı alan hastalar tedavilerini çok rahat bir şekilde tamamlama imkanına sahip oluyor" diye konuştu.
Rahim kanserinin sadece menopoz yaş grubunda olmadığını, özellikle kilolu hastalarda da erken yaşlarda rastlandığını aktaran Dr. Dolanbay, "Çünkü karşılanmamış östrojen hormonu bu hastalarda çok daha fazla oluyor. Bu nedenle bu hastalarda rahim kanserini görebiliyoruz. Genç yaş grubunda hastaların dirençli yoğun kanamalarında, uzun süren düzensiz kanamalarında yine kadın doğum uzmanlarına başvurmaları gerekiyor ki bu hastalıkla alakalı tanı alabilsinler" dedi.
"Yumurtalık kanserinin belirgin bir bulgusu yok"
Yumurtalık kanserinin sinsi bir kanseri türü olduğuna dikkat çeken Dr. Dolanbay, "Rahim kanserinin ardından yumurtalık kanserini daha sık görüyoruz. Yumurtalık kanseri biraz sinsi bir kanser. Çok rahat tanı alamıyor. Çünkü çok belirgin bir bulgusu yok. Bir tarama yöntemi yok. Yemek yedikten sonra hazımsızlık, şişkinlik, karın ağrısı ve bulantı gibi herkeste olabilecek belirtileri var. O yüzden bu hastalar bize biraz geç geliyorlar" ifadelerini kullandı.
Burada en önemli noktanın hastaların rutin muayeneleri olduğunu vurgulayan Dr. Dolanbay, "Biz genellikle toplumumuzda hiçbir şey olmadan hastaneye gitmiyoruz. Yumurtalık kanseri de çok ciddi belirtiler vermediği için bu hastaların tanısı ileri evrelerde konabiliyor. Bu nedenle hiçbir sıkıntıları olmasa bile kadınların mutlaka rutin muayenelerini yaptırmalarını öneriyoruz. Çünkü erken tanı koyarak bu hastalığı belirleyebilirsek, tedavilerini çok rahatlıkla yapabiliyoruz" dedi.
"Rahim ağzı kanserinin en önemli sebebi HPV"
Rahim ağzı kanserinin sebebi belli olan bir kanser türü olduğunu aktaran Dr. Dolanbay, bu kanser tipine Human Papilloma Virüs (HPV) isimli virüsün yol açtığını söyledi. Yaygın görüldüğü için de sıklığının gün geçtikçe arttığına işaret eden Dr. Dolanbay HPV aşısı yapıldığında bağışıklık sistemini aktif ederek, yüzde 99 oranında bir koruyuculuk sağlanabildiğinin altını çizdi.
Bu virüs olmayınca rahim ağzı kanserinin çok nadiren ortaya çıktığına değinen Dr. Dolanbay “Tüm dünyada ve ülkemizde de aslında tarama programları var. HPV ve smear tarama programları yapılıyor. Her kadının her yıl smear ya da 5 yılda bir HPV tarama testlerini yaptırmalarını öneriyoruz. Burada eğer HPV negatif, smear testimiz normal ise 5 yıl sonra yeniden bakarak, hastalığın taramasını yapabiliyoruz. Bu hastalıkları biz erken yakaladığımız zaman hastalığın bir adım önüne geçiyoruz. O yüzden mutlaka hastaların rutin kontrollerini aksatmamaları gerekiyor" dedi.
Yorumlar