Samsun’da "Yaz Kur’an Kursları" açılışında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, dünyanın, İslam’ın ve Kur’an’ın merhametine ihtiyacı olduğunu söyledi.
Samsun’da, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın katılımıyla Yaz Kur’an Kursları açılış programı düzenlendi. Samsun Büyükşehir Belediyesi Atakum Sanat Merkezi’nde düzenlenen programda kurslarda öğrenim görecek öğrenciler Kur’an-ı Kerim tilaveti ve duaların yanı sıra çeşitli etkinlikler ve gösteriler gerçekleştirdiler. Açılışta konuşan Samsun İl Müftüsü Seyfullah Çakır ve Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Sadide Akbulut, katılımcılara ve kursiyerlere başarılar diledi. Programın sonunda söz alan Prof. Dr. Erbaş, önemli açıklamalarda bulundu.
“Camisiz şehir kalpsiz bedene benzer”
İbadet yerlerinin sadece namaz kılınan bir yer olmadığını ve mektebe dönüştüğünü ifade eden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Şehirlerin aydınlanmasının yolu mescitlerden geçiyor, camilerden geçiyor. Camisiz şehir kalpsiz bedene benzer. Mescitsiz şehir, mahalle kalpsiz, yüreksiz bedene benzer. İşte onun için Allah Resulü Efendimizin ilk yaptığı şey, aydınlanmış bir şehir yani Medine yapmak için oraya bir cami kurdu, inşa etti. Mescid-i Nebevî diyoruz biz ona. Sadece namaz kılınıp da girilsin çıkılsın bir yer olmasın diye onu mektebe dönüştürdü, onu okula dönüştürdü. Tıpkı bizim gibi Allah Resulü Efendimizin varisleri olarak biz nasıl ülkemizde 90 bin camimizi ilmin, irfanın, bilginin, hikmetin öğrenildiği bir yer olarak değerlendirmeye çalışıyorsak, çalışırsak eğer gerçekten Peygamber Efendimizin yolunu takip etmiş sayılırız. 90 bin camimiz, yaz kurslarımızda her biri bir okul, her biri bir mektep, suffe oluyor. Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam, 23 sene boyunca bu vazifesini yaptı. Sonra Veda Hutbesi’nde ashabına çeşitli vasiyetlerde bulundu. Vasiyetlerden birisi şuydu: ‘Size 2 şey bıraktım, emanet ettim, bu 2 şeye sarıldığınız sürece yolunuzu şaşırmazsınız.’ Bunlardan birisi Allah’ın kitabı Kur’an-ı Kerim, diğeri de Resulünün sünneti, peygamberinin yolu, peygamberinin hayatı, davranışları, yaşayış şekilleri. Biz buna ‘sünnet’ diyoruz” dedi.
“Dünyanın İslam’ın ve Kur’an’ın merhametine ihtiyacı var”
İsrail’in Filistin halkına yaptığı zulme de değinen Prof. Dr. Ali Erbaş, “Beşerin derdine dermandır ancak Kur’an, Kur’an’sız canavardan da beterdir insan. İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif Ersoy ne güzel söylemiş. Bakın dünyanın haline. Bakın Kur’an ahlakıyla ahlaklanmayan kendisini insan zanneden birilerinin oluşturduğu toplumlara işte görüyorsunuz işgalci, zalim, Siyonist topluluk nasıl bebekleri, çocukları, masumları, kadınları gözünü kırpmadan canavardan da beter bir şekilde nasıl öldürüyor? Nasıl bombalıyor görüyorsunuz değil mi? Dünyanın gözü önünde. Beşerin derdine dermandır ancak Kur’an. Kur’an’da ve Kur’an’dan ilhamla oluşan savaş hukukunda Müslüman’ın savaş hukukunda ne yazıyor? Askerler savaşmak zorunda kaldığında cepheye gittiğinde ‘Cephede sakın ha düşman tarafın kadınlarına dokunmayacaksın, çocuklarına dokunmayacaksın, masumlara dokunmayacaksın, mabetlere dokunmayacaksın, eli silahsız insanlara dokunmayacaksın, din adamlarına dokunmayacaksın’. Merhamete bakar mısınız? İslam medeniyeti merhamet medeniyetidir. Yeşile dokunmayacaksın. Hayvanlara dokunmayacaksın. O bölgenin hayvanlarına, yeşiline, ormanına, ağacına dokunmayacaksın. İslam hukukunun en önemli maddelerinden birisidir bu. İşte onun için dünyanın Kur’an’a ihtiyacı var. Onun için dünyanın İslam’ın merhametine ihtiyacı var. Kur’an’ın merhametine ihtiyacı var. Merhamet Peygamberi alemlere rahmet olarak gönderilen diye Kur’an’da Rabb’imizin tanımladığı Peygamber Efendimizin merhametine ihtiyacı var dünyanın. Bizim çocuklarımızın, bizim gençlerimizin, bizim toplumumuzun, İslam’ın merhamet medeniyetine ihtiyacı var. Derdimiz bu. Tasamız bu. Amacımız bu. Çocuklarımız böyle bir medeniyetin değerleriyle yetişsin. Hocalarımızın derdi bu. Ülkemizde 19 milyon sadece öğrenci, üniversite öncesinde var. 9 milyon öğrenci üniversitelerimizde var. 28 milyon bizim sadece öğrenci sayımız. Bunların adı Ahmet, Mehmet, Ayşe, Fatma, Müslüman çocuklar. Müslüman çocukların Müslüman merhametiyle İslam medeniyetinin değerleriyle yetişmesi lazım” diye konuştu.
Vali Tavlı: "7 hafta sürecek kursta, çocuklarımıza başarılar diliyoruz"
Programda konuşan Samsun Valisi Orhan Tavlı, “Örgün eğitim süreci içerisinde din kültürü ve ahlak bilgisi dersleriyle genel bir dini anlayış kazanan evlatlarımız, Kur’an kursları vasıtasıyla İslam’ın temel inanç prensipleri, dini ibadetler ve ahlak anlayışı hakkında bilgi sahibi olma, dua ve sureleri ezberleme, Peygamber Efendimizi tanıma, onun örnek hayatını öğrenerek davranış modelleri çıkarma, Kur’an-ı Kerim’i yüzünden okumayı öğrenme ve mealiyle birlikte okuma alışkanlığı kazanma imkanı da elde etmektedirler. Bugün başlayan Yaz Kur’an Kurslarına katılan çocuklarımız da inşallah yüce Allah’ın kelamı olan Kur’an-ı Kerim’in yanı sıra İslam’ın inanç, ibadet ve ahlak esaslarını öğrenerek manevi hayatlarda yön vereceklerdir. Cami merkezli bir kaynaşma ortamında çocuklarımızın yeni dostluklar ve arkadaşlıklar kurmasına da vesile olan Yaz Kur’an Kursları evlatlarımızı manevi güzelliklerle buluşturmanın yanında vatan ve millet sevgisi gibi milli değerleri benimsemelerine de katkı sağlamaktadır. Bu bilinçle evlatlarını sağlıklı bir dinin eğitimi için kurslara gönderen ailelerimizi tebrik ediyor, 7 haftalık süreçte çocuklarımızın bu kurslarımızdan en güzel şekilde istifade edebilmesi için gayret gösterecek olan personelimize de şimdiden şükranlarımı, teşekkürlerimi, başarı dileklerimi ifade ediyorum” şeklinde konuştu.
Kursların açılışına ayrıca AK Parti Samsun Milletvekili Ersan Aksu, Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nihat Soğuk, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, Samsun Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Sabri Kılıç, İl Milli Eğitim Müdürü Murat Ağar, kursiyerler, öğretmenler, din görevlileri ve aileler katıldı.
Yorumlar