Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanacak Yeni Yargı Reformu Strateji Belgesi ile ’yapanın yanına kar kaldığı’ algısını ortadan kaldıracak düzenlemeleri hayata geçirmeye devam edeceklerini söyledi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Konya’nın Akşehir ilçesinde yeni yapılacak Adalet Sarayının temel atma törenine katıldı. Bakan Tunç burada yaptığı konuşmada, AK Parti hükümeti döneminde önemli yatırımların yapıldığını ifade ederek Akşehir’de bir eksikliği daha giderdiklerini söyledi. Bakan Tunç, "Adalet, toplumsal huzur ve barışın teminatıdır. Tabii adaletin, bu ulvi kavramın tecelli edeceği mekanların da adaletin şiarına, vakarına uygun olması lazım. O nedenle 22 yıldan bu yana, 81 vilayetimizde, ilçelerinde adalet alanında önemli eserlere imza attık. Müstakil adalet saraylarının, müstakil adalet binalarının sayısını arttırdık. Adalet hizmetlerinin daha kaliteli mekanlarda gerçekleştirilebilmesi için çok çalıştık. Tabii adaletin tecellisi için sadece binaya ihtiyaç yok. Asıl olan adaleti tecelli ettirecek olan insan unsuru; hakimlerimiz, savcılarımız, avukatlarımız ve onlara destek olan destek personelimiz, kalem personelimiz ve mübaşirlerimiz, katiplerimiz, infaz koruma personelimiz. Tüm bunlar topyekün o mekanlarda vatandaşlarımızın en kaliteli bir şekilde hizmet alabilmeleri için çalışıyorlar. Adalet Bakanlığı olarak, Hakimler Savcılar Kurulu olarak bizler de onların vatandaş memnuniyetini sağlayabilmeleri için her türlü desteği vermenin gayreti içerisindeyiz" dedi.
Adalet Bakanı Tunç, temel atma törenleri sonrası bazı kesimlerden "Adalet demek sadece bina demek, adalet sarayı demek midir?" şeklinde bazı eleştiriler aldıklarına ifade ederek "Biz sadece binadan bahsetmiyoruz ki. Biz sadece adalet sarayı inşa etmekten bahsetmiyoruz, içinden de bahsediyoruz. İçinde uygulanacak olan, toplumun ihtiyacına cevap verecek mevzuattan da bahsediyoruz. 22 yıldan bu yana bu alanda çok önemli mesafeler aldığımızı da söylüyoruz. 22 yıldan bu yana toplumun ihtiyacına cevap veren kanunların yenilenmesinde, temel kanunların tümünün, çağın ihtiyaçlarına uygun hale getirilmesinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde milletvekili arkadaşlarımızla beraber, ben 16 yıl Adalet Komisyonu’nda çalıştım. Toplumun ihtiyacına cevap verecek, 80 yıldan bu yana uygulanan, ancak artık çağın ihtiyaçlarına cevap vermeyen mevzuatın yenilenmesi noktasında da çok büyük mesafe aldığımızı söylüyoruz” ifadelerini kullandı.
"Cumhurbaşkanımız Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni açıklayacak"
Bakan Tunç, "Bu mevzuatı, bu kanunları insanlara uygulayacak olan hakim savcımız da önemli, adliye personelimiz de önemli. İnsan unsurunun hem nitelik, hem nicelik açısından daha da kaliteli hale getirilmesiyle ilgili olarak da çok önemli çalışmalar yaptık. Yapmaya da devam ediyoruz. Reformlar gerçekleştirdik, gerçekleştirmeye de devam ediyoruz. Özellikle Yargı Reformu Strateji Belgeleri ile hem uygulamaya yönelik, hem mevzuata yönelik çok önemli yenilikleri hayata geçirdik ve şimdi önümüzde bir Yargı Reformu Strateji Belgesi daha açıklanacak. Sürekli yenilik, sürekli milletin taleplerini karşılayabilme, milletin hissiyatına tercüman olabilme noktasında önemli çalışmalara imza atıyoruz. Önümüzdeki birkaç hafta sonra Cumhurbaşkanımız Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni açıklayacak. Dördüncüsü olacak bu Türkiye Yüzyılı’nın ilk Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni kamuoyuyla Cumhurbaşkanımız paylaştığında şunu göreceğiz orada; evet 22 yıldan bu yana hep üzerine koyarak geldiğimiz, adalet alanında gerçekleştirdiğimiz yenilik ve reformlara ilaveten, bugün günümüzde de ihtiyaç duyulan birçok hususu gündeme getirdiğimizi ve nasıl çözeceğimizi, önümüzdeki 4 yıllık bir plan içerisinde nasıl milletin sorunlarına çare olacağımızı, özellikle adalet alanında, hukukun üstünlüğü alanında gecikmeksizin gerçekleştirilmesi gereken adaletin tecellisi alanında, öngörülebilir bir adalet sisteminin daha da sağlamlaştırılması, tahkim edilmesi anlamında neler yapacağımızı Cumhurbaşkanımız önümüzdeki haftalarda inşallah kamuoyuyla paylaşacak" şeklinde konuştu.
Yeni Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni 1 yıllık süreçte, hakimlerle, savcılarla, avukatlarla, kalem personeli ile görüşerek her yönüyle değerlendirdiklerini belirten Tunç, "Tüm uygulayıcılarımızdan, ilk derecesiyle, istinafıyla, temyiziyle, yüksek mahkemeleriyle, her birinden uygulamayla ilgili, mevzuatla ilgili görüşler aldık. Adalet sistemimizin hem nitelik hem nicelik anlamında daha güvenilir hale getirilebilmesi, öngörülebilir bir adalet sisteminin daha da tahkim edilebilmesiyle ilgili olarak görüşleri aldık ve 1 yıllık bir çalışmanın sonunda vatandaşlarımızdan da gelen görüşler, yine bu alanda çalışan sivil toplum kuruluşlarımızdan gelen görüşler, siyasi partilerimizden, barolarımızdan ve hukuk fakültelerimizden, üniversitelerimizden, akademisyenlerimizden aldığımız görüşler doğrultusunda kapsamlı bir Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni son aşamaya getirdik" ifadelerini kullandı.
“Yapanın yanına kar kaldığı’ algısını ortadan kaldıracak düzenlemeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz”
Yargı Reformu Strateji Belgesi ile adaletin hızla başlama umutlarının olduğunu anlatan Tunç, "Burada özellikle şunu ifade etmek istiyoruz. Toplumda adalet duygusunu daha da güçlendirecek çalışmalara hız vereceğimizi söylüyoruz. Ve bunun somut hangi adımlardan ibaret olacağını, mevzuatımızla, gerek ceza hukuku alanında, gerek özel hukuk alanında vatandaşlarımızın yargıya güvenini daha da yukarılara çıkaracak önemli somut hedefleri ortaya koyacak çalışmalarımızı, hedeflerimizi milletimizle paylaşacağız. Özellikle ’yapanın yanına kar kaldığı’ algısını ortadan kaldıracak düzenlemeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz. Hazreti Mevlana’nın diyarındayız. Hazreti Mevlana ne diyor adaleti tarif ederken? ’Adalet her şeyi yerli yerine koymaktır. Adalet, hak edene, hak ettiğini vermektir’. ’Cezaysa ceza, özel hukuktaysa kendi hakkına bir an önce kavuşması noktasındaki çalışmaları yapmaktır’ diyor adalet. Dolayısıyla ’yapanın yanına kar kaldığı’ bir algının vatandaşlarımızda olmaması lazım. Bu konuda 22 yıldan bu yana çok önemli mesafeler aldık ve bundan sonra da almaya devam edeceğiz. Kamu vicdanında rahatsızlık oluşturan olumsuz durumların önüne geçecek somut adımları atmaya devam edeceğiz. Yine adaletin gecikmeksizin tecellisini sağlayacak, özellikle uygulayıcılardan aldığımız, avukatlardan, hakim, savcılardan aldığımız görüşler doğrultusunda mevzuatımızda da bazı değişiklikler, yeni ihtiyaçlar var. Bunları inşallah yasama organımıza, taslaklar halinde sunacağız ve bu hedeflerimizi bir bir hayata getireceğiz. Milletimizin huzur ve güvenliğini tehdit eden suç şebekeleriyle mücadeleden hiçbir zaman taviz vermeyeceğiz. Bu mücadeleyi güçleştiren, milletimizin huzur ve güvenliğine kast eden suç şebekelerini ortadan birer birer kaldırmak için de ne gerekiyorsa yapacağız" dedi.
“15 Temmuz’da milletimizin kahramanlığı olmasaydı biz bugün bu kürsülerde konuşma yapamazdık”
Bakan Tunç son olarak, “Milletimiz her daraldığımız noktada yardımımıza koştu. Milletimiz her önümüze konulan taşı ortadan kaldırdı ve yolumuza devam etmemizi istedi. Bunu Gezi olaylarında gördük milletimizin desteğini, bunu 17 - 25 Aralık emniyet, yargı darbesi girişiminde gördük. Bunu terörle mücadelede milletimizin desteğini görerek bugün güneyimizde bir terör devleti kurulmasını engellemiş olduk. 15 Temmuz’da milletimizin kahramanlığı olmasaydı biz bugün bu kürsülerde konuşma yapamazdık. Darbeciler burada konuşma yapardı. İşte o nedenle biz aziz milletimize çok şey borçluyuz. Onlar için ne yapsak azdır. Gecemizi gündüzümüze katmaya devam edeceğiz inşallah. Her alanda insanımızı güçlendirmenin gayreti içinde olacağız. Güvenliğe, eğitimden sağlığa, sosyal politikalardan kültüre varıncaya kadar güçlü insan olsun, güçlü aile olsun, güçlü toplum olsun diye çalışmaya devam edeceğiz. Yasamasıyla yargısıyla temel hak ve özgürlüklerin önündeki engelleri birer birer kaldırdık. Ne problemlerle baş başa kalıyorduk. Özgürlüklerin sağlanmasını hazmedemeyenler 15 Temmuz’da darbecilere karşı mücadele eden o cumhuriyet savcılarımızı, yargı mensuplarımızı hazmedemeyenler bugün bir başka planlar dahilinde yargımızı yıpratmaya çalışıyorlar. Biz bunlara müsaade etmeyiz. Millet de bunlara müsaade etmez, milletten gereken cevabı alır. Temennimiz parlamentoda bu uzlaşmanın sağlanması ve ülkemizin, milletimizin demokratik bir temel hak ve özgürlükleri öne alan, tamamen darbeci ruhtan arınmış yepyeni bir anayasayla inşallah yolumuza devam ederiz diyorum” diye konuştu.
Yorumlar